Türkiye’nin yeni yeni alışmaya başladığı ama şuan dolar kurundan ve aynı zamanda avro kurundan dolayı zirveye çıkan teknolojik aygıtların fiyatlarında herhangi bir oynama olmuyor. Akıllı telefonların 15 bin liraya satıldığı günleri yaşayan Türkiye’de bir simit ve çay için en az 5 TL ve en çok 200 TL ödeniyor. Hal böyle olunca insanlar artık hiçbir satın alam gerçekleştirmiyor ve haliyle mesleklerde büyük bir işsizlik oranı ortaya çıkıyor. Haliyle burada ele alınması gereken konu fiyatlardan ziyade, kur artışını fırsat bilip ürünlerine zam yapan yerli şirketler oluyor. Eskiden akıllı telefonlar 5 bin liraya satılırken 1000 TL’ye telefon satan yerli firmalar şimdi fiyatlarını 3 bin seviyelerine kadar çıkardılar.
TEKNOLOJİ ARTIK PARA KAYBETTİRMEYE BAŞLADI
Ürün satın aldıktan sonra istediği geri dönüşü alamayan ve teknik servislerde sıkıntı yaşayan insanlar artık teknoloji satın almıyorlar. Üstelik büyük markaların kendi dükkanlarında satmış olduğu lafta CepKask bile zam yaptı. Telefonunuzu lafta kasko paketi uygulayan ve kırılmaya yada herhangi bir duruma karşı kaskolu olarak satan firmalar artık iş yapamıyorlar çünkü insanlar artık zeki bir hale geldi. Kurnaz firmaların amaçlarını anlıyorlar ve cep kaskosu yada teknoloji kaskosu gibi ürünlerin yanından bile geçmiyorlar. Televizyonların bile 5 bin liraya satıldığı bu dönemde çok fazla para kaybetmeye başladık.
YERLİ MARKALARIN KALİTELİ HİZMETİNE İHTİYAÇ VAR
Ülkemizde faaliyet gösteren ve aynı zamanda kaliteli hizmet veren birçok şirket var. Bu şirketlerin bizim ihtiyacımız var diye ucuz teknoloji satmasını istemiyoruz. Biz sadece kaliteli ve satış sonrası desteği iyi olan bir hizmet istiyoruz. Zaten akıllı telefonlardan bile 5 bin liranın üstünde para isteyen firmalardan dolayı sizde 500 liraya telefon vermeyeceksiniz, biliyoruz. Satış sonrası desteğe, yazılım desteğine ve özellikle müşteri hizmetleri desteğine ihtiyacımız var. Yerli markaların çok daha kaliteli hizmet vermesini umut ediyoruz ve döviz kurunun bir an önce düşmesini umut ediyoruz.