istanbul masöz olipsbet betadonis giriş vbet betandyou

Boşanma Davalarında Adli Yardım ve Tedbir Nafakası

Günümüzde boşanma oranları hızla artmaktadır. Ancak boşanma, toplum nazarında ciddiyetini koruyan bir durum olmasından ve boşanmayı düşünen kişilerin sürecin esasına hakim olmamasından dolayı çoğu insanda kaygı yaratmaktadır.

Boşanma Davalarında Adli Yardım ve Tedbir Nafakası

Özellikle hiçbir geliri olmayan ev hanımları, boşanma masrafları ve boşanma avukatı ücreti gibi giderleri düşünüp, kendilerini aslında mutlu olmadıkları bir evliliğe hapsetmektedirler.

Oysa devlet tarafından hiçbir malvarlığı ve geliri bulunmayan vatandaşlar için “adli yardım” adı altında ücretsiz avukat desteği sağlanmaktadır. Adına kayıtlı hiçbir araç veya taşınmaz bulunmayan ve de hiçbir sigortalı işte çalışmayan kişiler adliyelerde bulunan adli yardım bürolarına gitmek suretiyle bu haktan yararlanabilmektedirler.

Tabii ki maddi geliri olmayan bir ev hanımı için boşanma süreci yalnızca bu tip boşanma masraflarından ibaret değildir; boşanma davası boyunca eşinden maddi destek alamayacak olan eş, mahkemeden yargılama boyunca diğer eşten alınıp kendisine verilmek üzere tedbir nafakasını talep edebilecektir. Tedbir nafakası, hem boşanma davası sonrasında hükmedilecek olan ve eşe bağlanacak olan yoksulluk nafakasını, hem de boşanma davası sonrasında müşterek çocuk veya çocuklara bağlanacak olan iştirak nafakasını kapsamaktadır. Yani çocuğun geçici velayetini bu ev hanımının alması halinde, çocukların bakım ve gözetimi hususları da tedbir nafakasının miktarının belirlenmesinde göz önüne alınacaktır. Tüm bu süreç ustalıkla takip edilmelidir. Dolayısıyla boşanma sürecinin mutlaka alanında uzman bir boşanma avukatı aracılığıyla yürütülmesini tavsiye etmekteyiz.

Esasen yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden tarafın kusursuz ya da daha az kusurlu olması şartı aranmaktadır. Ancak tedbir nafakası, mahkemenin henüz karar vermemiş olduğu ve dolayısıyla mahkeme tarafından kusur tespitinin yapılmamış olduğu bir zaman aralığında talep edilip karara bağlanan bir nafaka türü olduğundan dolayı, bu nafakanın bağlanılabilmesi için yalnızca kişinin ekonomik olarak ihtiyaç halinde olması hususu yeterli görülmektedir. Dolayısıyla Yargıtay’ın geçmiş yıllarda vermiş olduğu kararlarda da görüldüğü üzere aldatan kadın dahi tedbir nafakasına hak kazanabilmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir